Son zamanlarda kendinizden ve yaşamınızdan memnun olmayabilirsiniz. Hergün aynı saatte kalkıp, aynı işe aynı yoldan gidip gelmek, aynı saatte akşam yemeğinizi yemek sonrasında aynı şeyleri izlemek, aynı mahiyetteki kitapları okumak.. Belki de yıllardır aynı çevreye sahip olmak. Gibi gibi gibi... Bunların hepsi sizi yormuş, bezdirmiş ve bu yaşam yavaş yavaş düşüncelerinize hakim olup sizi çıkmaz bir döngüye sokmuş olamaz mı? Olabilir. Bu süreç birçoğumuzun başına gelebilecek olan bir süreçtir. Bunu değiştirip yaşamımızı daha keyifli daha anlamlı hale getirmek de gayet elimizdedir.

Kendinizi öncelikle farketmeniz gerekecektir. Bir bakın arabada yol alırken hep duygusal şarkıları dinliyorsanız artık en hareketli en neşeli şarkıları açma vaktiniz gelmiş demektir. Eliniz kumandanın hep acıklı dizilerine, depresif haberlerine dokunuyorsa bu kanalları acilen kayıttan kaldırın. Ve hatta bir süre bu sebeple televizyon izlemeyin. Sonu acıklı aşk romanlarınızı kütüphanenin en yüksek rafına kaldırın; zira artık fantastik dünyanın kapılarını açma ve hayal gücünüzün sınırlarını zorlamalısınız. Mizah dergilerine abone olun. Sizi mutlu eden yüzünüzü güldüren insanlarla birlikte olun. Gereksiz kalabalıklardan uzak durun. Çünkü çoğu zaman çokluk yokluk sebebidir. Dini inancınız her ne ise onun gereğini hakkıyla yerine getirin. Mümkünse işe gidiş-geliş yolunuzu değiştirin. Araba kullanıyorsanız zaman zaman farklı ulaşım yollarını deneyin. Tramvaya binip, dolmuş sırasına girebilirsiniz mesela...Yaşadığınız şehri keşfedin. Köylerini, kasabalarını, doğal yerlerini ziyaret edin. Daha çok yürüyün, daha çok açık havada olun. Nefes aldığınızın farkına varın. Ve her ne olursa olun hep daha çok şükredin.

Velhasıl, hayat birden çok sürecin biraraya gelmesiyle oluşan bir döngüdür. Benzer süreçleri hepimiz farklı zamanlarda yaşayabiliriz. Ama özünde hissettiklerimiz hep aynıdır. Bu yüzden insan neşesinde, sevincinde yalnız olmadığı gibi sıkıntılı zamanlarında da yalnız değildir. Bu yüzden bunu bilmek bile bu sıkıntılardan uzaklaşmak için iyi bir sebeptir kanımca.

Sevgiyle,

Feride Hande Gemici