Bilmiyorum sizleri ancak UÇMAK benim için keyifli bir hadise...Onun öncesinde de alanda uçağımı beklerken okumayı ,göz ucuyla oradan oraya koşuşturup bir yerlere VARMAYI isteyen insanları gözlemlemeyi,onların hayat hikayelerini zihnimde canlandırmayı ve hatta senaryolaştırmayı ise pek severim.Neyse ki bu aralar kuş misali göklerdeyim ve bu keyfi yaşayabiliyorum.Bu uçuşlarımdan birinde THY’nin uçuş dergisinde “Her şey Bir Nokta İle Başlar” başlıklı bir yazıya rastlıyorum. Yazıyı okumaya başlayınca “Bir Nokta”nın İstanbul Galatasaray’da bulunan,Türkiye’den ve dünyadan bir çok tasarımcının yaratıcılıklarını sergiledikleri bir sanat merkezi olduğunu öğreniyorum.Ancak bu yaratıcı ve anlamlı başlık hoş bir sanat merkezini bana tanıtmanın dışında başka bir mutlulukla düşünüp zihnimi aydınlatmama sebep oluyor .Maddi-manevi her olgunun bir “ORIGIN”i yani bir başlangıç noktası olduğu açık.Dolayısıyla hemen her şey bu başlangıç NOKTASINDAN sonra büyüyor,gelişiyor farklılaşıyor ve hatta başkalaşarak yok oluyor.O sebeple hayat döngüsünde biz fanilerin başladığı NOKTA da önem kazanıyor.Diğer boyuttaki yaşamımıza NOKTAYI koyup,küçücük ve başka bir NOKTA olarak düşüyoruz ana rahmine...Sonra beşeri hayata MERHABA deyip başlıyoruz yaşamaya... Ama ne yaşamak...! Kimimiz vahşi bir aslan gibi atıyor yaşamın belkemiğine pençelerini, kimimiz rahatını bozamayan bir kedi gibi sığınıyor yaşamın en pamuk köşelerine... Ancak hepsinde de verilen mücadelenin bir Noktası oluyor ve biz her şeyin bitmiş olduğunu varsayıyoruz bir süre öylece. Oysa bu noktanın hangi başlangıçlara kucak açtığını geçmişimize şöyle bir göz ucuyla baktığımız vakit öğreniyoruz NOKTA koymaktan korkulmayacağını ve hatta neden koyduğumuzun sorgulanmayacağını... Bir düşünsenize nelere nokta koyup da yepyeni başlangıçlara adım attığımızı... Üniversite yaşamımıza elimizdeki diplomayla noktayı koyup başladık yeni bir hayata... Sonra sahip olduğumuz eski soyadımıza büyük bir aşkla noktayı koyduk nikah masasında... “SORUMSUZ” hayatımıza noktayı koyup nasıl büyük bir keyifle yerine getirdik ANNE olmanın dayanılmaz hafiflikteki SORUMLULUĞUNU... Tüm bunların hepsini kısaca HERŞEYİ bir nokta ile başlattık.O yüzden ister biz ister yaşamın kendisi NOKTAYI koymuş olsun,sonrasında karşı konulamaz cazibesiyle hep bir Varoluşun bizi beklediğini bilip mutlu olmayı başarmalıyız.
Yeni bir yılın ilk günlerindeyiz. Geçtiğimiz bir yılda yaşanan her ne varsa nokta koyup;büyük umutlar,mutlu başlangıçlar temennisiyle başladık yepyeni bir yıla...Ve yeni yıl temennimi bir yazarın hoş bir alıntısını paylaşarak şimdilik NOKTAYI koymak istiyorum ben de...
"...Anlamlı ve yürekten yaşamak ve yaşamın tüm özünü içime çekmek,yaşama dair olmayan herşeyi hallaç pamuğu gibi atarak bir Spartalı gibi azimli ve güçlü yaşamak,bır tırpanla otları biçerek genişçe bir patika açmak,yaşamı bir köşeye sıkıştırarak en küçük terimlerine sadeleştirmek dileğim...”
Sevgiyle,
F.HANDE BATMAZ