Uçsuz bucaksız konuşlanması ile yeryüzünde kilometreleri kaplayan iklim 'örtüsü'dür bozkır. Sert olduğu kadar her bahar yeşererek ılıman geçişlerini hissettiren, yerine göre renk renk çiçekleri barındırabilen bir örtü. O 'yemyeşil' olanlarının şaşasının aksine yalın ve asil yaşamayı pek iyi bilen canım bozkır...Gücünü yüzyıllarca ev sahipliği yaptığı göç kavimlerinin izlerinden alan, hoşgörüsü ile onlarca hayvanı bünyesinde barındıran...Bozkır, sarının bilinen o 'soğuk' tonlarını, kendi sıcacık tonlamasıyla sever hale getirmeyi de bilmiştir hani. Keşif, macera dolu yapısını öyle her giz meraklısına da açmaz. Kısaca 'Ketum Toprak' sıfatmalasını alasıyla hak eder.
Tüm bu nitelemeler; bozkırın, benim ütopik dünyamın yerleşik düzenini, insanını simgelemesinden ileri gelir. Benim Bozkırımda insanlar büyüyünce öncelikle 'yalın' olmayı isterler: Yalın ve bir tül kadar şeffaf...Bu bozkırın en temel kuralı ve insanlarının en büyük erdemidir. Bozkırın düzeni 'kuralsız özgürlükler' e karşı durabilmekten ileri gelir. Orada yenidünya düzeninin aksine anormallikler normallik olarak kabul görmez. Bu yüzden yeni dünya düzeninin 'özgürlük' anlayışından gayrıdır burada vaziyetler. Bozkır onlarca kavime karşılıksız ev sahipliğini gösterir ancak toprağına emek veren, hizmet eden onu başka toprakların işgalinden koruyanlara "Buyrun evimin sonsuz sahipleri sizsiniz...!" diyecek bonkörlüktedir. 'Atalet' denilen illete inat, bozkırın bitmez tükenmez bir aşkla çalışan insanları, hakkı 'hak sahibiymiş gibi görünenler' e değil 'gerçek hak sahipleri'ne teslim edenlerdir. Bu yüzden yüksek adalet duygusu Bozkır düzeninin en değerli kazanımlarındandır. Bozkırın çadır okullarında en mühim sahipliğin anne, baba, kardeş, evlat sevgisi olduğu temel ders olarak anlatılır. Bozkır dilinden evvel ilk öğretilen 'Hoşgörü Dili'nin heceleridir. Geçmişini unutmadan, atasına ve yurduna sahiplikle yoğrulan Bozkırın insanları, geleceği 'dün'e esir etmemeyi de pekala bilir. Bozkır topraklarından nice şair, müzisyen, oyuncu çıkar. Çünkü bu 'Lotu'(Azeri Türkçe'sinde espirili, şakacı kimse) insanlar bozkırın doğal tiyatro sahnelerinde yaşamaktadırlar.
Bozkırın İnsanları...Bugünü dünden özümseyen, yarını bugünden öğütenlerdir.
Benim Bozkırım böyledir...Ya Sizin?
Sevgiyle,
Feride Hande Batmaz